The Gunk İncelemesi: Sıra Dışı ve Eğlenceli Bir Oyun Deneyimine Hazırlanın!
Gunk, söz manası ile tuhaf, yağlı, yapışkan ve istenmeyen pis husus olarak geçiyor. World of Goo oyununu hatırlıyor musunuz? İşte oradaki unsurun sevimsiz olanı olarak düşünebilirsiniz. Keşfetme ve kaynak toplama konusunda tek oyunculu bir tecrübe sunan Xbox’ın en son exclusive oyunu The Gunk’da da ismi üzerinde bu husus ile başa çıkmaya çalışıyoruz. Fakat sıkıntımız pek küçük değil ve tüm bir gezegen olumsuz etkilenmiş durumda.
Oyunda keşfedilmemiş bir gezegenden gelen sinyal sonrası kendini burada bulan bir çift galaksi “çöpçüsü”nden biri olan Rani isimli karakteri yönetiyoruz. Gemimiz birinci bakışta gri ve cansız görünen bir dünyaya indikten sonra denetimlere şimdi yeni alışmaya başlamışken bu yapışkan unsur ile birinci müsabakamızı yaşıyoruz. Misyonumuz büsbütün bu yeni dünyayı keşfetmekle ilgiliyken, yardımcı kâşifimiz Becks ise sinyal kaynağına ve bunun ikili için uzun vadede ne manaya gelebileceğine odaklanıyor. Kıssa ilerledikçe, bu farklı odaklar iki uygun arkadaş ortasında meselelere da neden oluyor. Bu mevzuda daha fazla ayrıntı verip heyecanı kaçırmayalım.
Gunk dediğin şey Goo’nun sevimsiz olanı!
Savaş yok değil fakat değerli olan tabiat
Savaştığınız kısım sonu canavarları olsa da aslında The Gunk’ın birçoklarında, alanları temizlemek ve onlara tekrar hayat vermek için pisliği süpürüyorsunuz. Gunk büyük bir ekolojik tesire sahip olduğundan ve doğal çevreyi öldürdüğünden, gerçek dünyadaki kirlilik ve bunun neden olduğu yıkım için aslında direkt bir alegori. Gunk, çok endüstrileşmeye karşı bir tabiat öyküsü ve bu mevzuyu çok güzel bir biçimde ele alıyor. Aslında etraf, öykü anlatımının birçoklarını Rani’nin diyaloglarından çok daha düzgün anlatıyor.
Bulmacalar eğlenceli ve sıkmıyor
Yeni dünyayı keşfederken ve The Gunk’ın öyküsünde ilerlerken bir dizi çevresel bulmaca da karşınıza çıkıyor. Bu bulmacaları çözmek için, sağlam bir doğal platform oluşturacak bir tohum bitkisi yahut bomba vazifesi gören öteki bir bitkiyi kullanmanız gerekebiliyor. Bulmacalar kolay başlasa da ilerledikçe daha karmaşık hale geliyor ve tahlil daha geniş bir alana yayılıyor. Lakin hiçbir vakit uzun müddet takılıp kalacağınız kadar karmaşık hale gelmediğini söyleyebiliriz.
Gunk’ı yaklaşık 6-7 saatte rahatlıkla bitirmek mümkün. Oyun boyunca gereken animasyonun devreye girmemesi üzere ufak tefek birkaç küçük yanılgı yüzünden biz birkaç sefer ana menüye dönüp oyunu tekrar başlatmak zorunda kaldık. Şükür ki oyun sık sık kaydettiği için çok fazla ilerleme kaybetmedik. Bu yüzden bunu çok kaygı etmeye değmez.
Sonuç
Biz oyunu her vakit olduğu üzere Xbox Series S üzerinde denedik. The Gunk, pisliği temizlediğinizde umut hissi veren renklerle açılan ortamlarla çok uygun bir görsel tarza sahipken, daha gri ve kasvetli alanlar nitekim bir baskı ve endişe duygusu uyandırma konusunda büyük bir muvaffakiyet gösteriyor. Rani (Fiona Nova) ve Becks’in (Abigail Turner) ardındaki aktörler ile seslendirme de çok düzgün yapılmış, hem performanslar çok güçlü hem de bu iki karakterin birbirini uzun vakittir tanıdığı hissini çok düzgün veriyor.
The Gunk, şirin bir kahraman eşliğinde kirlilik ve endüstrileşme hakkında toplumsal bir ileti içeren çok eğlenceli bir macera. Heyecan, altı yedi saatlik seyahatin sonuna gerçek biraz düşse de şahane görsel tarzıyla oynanması keyifli bir oyun olmuş. Uzayda kargoculuk yaptınız neden çöpçülük de yapmayasınız ki? Üstelik Xbox Game Pass üzerinden de fiyatsız olarak oynanabiliyor.
75
Geliştirici: Image & Form
Yayıncı: Thunderful
Tıp: TPS, Macera
Platform: Xbox Series S/X, Xbox One, PC
Web: https://imageform.se/game/the-gunk/